Triküspid Darlığı
Etiyoloji
Romatizmal ateş
Karsinoid tümör
Sağ atrium tümörleri (miksoma vb.)
Konjenital
Patofizyoloji
Triküspid darlığında fibrozis ve komüssüral yapışıklık nedeniyle kapak sertleşir ve alanı azalır. Darlık kapakta diyastolik akımı azaltır, sağ atriyum basıncını artırır ve kardiyak debiyi azaltır. Sistemik venlerden gelen kan akımı triküspid kapak seviyesinde darlıkla karşılaşır ve diyastolde sağ atriyum ile sağ ventrikül arasında gradient oluşur. Triküspid kapağın normal alanı 7cm2 olup, kapak alanı 1.5cm2’nin altına düşünce sağ ventrikül doluşu bozulur. Ortalama sağ atriyum basıncı 10 mmHg üzerine çıkınca genellikle periferik ödem ortaya çıkar. Atriyal fibrilasyon gelişince sağ atriyum basıncı daha çok artar.
Tedavi
A.Tıbbi tedavi:
Romatizmal ateş nüksünün önlenmesi
İnfektif endokarditten korunma
Su ve tuz kısıtlanması, diüretik verilmesi.
B.Cerrahi tedavi:
Kapağın değiştirilmesi                              
Triküspid darlığında genellikle diğer kapak anormallikleri ile birlikte olduğundan, uygulanacak tedavi de buna göre yapılmalıdır. Su, tuz kısıtlaması önemlidir ve diürezin sağlanması konjesyonu azaltarak karaciğer fonksiyonlarının düzelmesini sağlar. Girişimsel tedavi ortalama diyastolik basınç farkının 5 mmHg’yı geçtiği ve kapak alanının 2 cm2 den az olduğu durumlarda düşünülmelidir. Triküspid balon valvotomi, farklı etiyolojilere bağlı triküspid darlığında uygulanmaktadır, ancak sonuçlar yeterli değildir.
Doğal Öykü ve Prognoz
Triküspid darlığında semptomlar pulmoner konjesyon olmaksızın mitral darlığı semptomları gibidir. Periferik ödemin olması triküspid darlık ihtimalini artırır. Belirgin triküspid darlığı, mitral darlığının tipik semptomlarının ortaya çıkışını yavaşlatır ve mitral darlık derecesinin yanlış yorumlanmasına neden olur.

Kronik mitral yetersizliğinde ameliyat endikasyonları:
Gerekli olduğu durumlar:

  • Onarımın mümkün olduğu semptomatik mitral yetersizliği
  • NYHA III-IV olan, EF> %60, sistol sonu çapı < 45 mm olan hastalar
  • EF %50-60, sistol sonu çapı 45-50 mm olan, hafif derecede sol ventrikül fonksiyon bozukluğu olan semptomlu ya da semptomsuz hastalar
  • EF %30-50, sistol sonu çapı 50-55 mm olan, orta derecede sol ventrikül fonksiyon bozukluğu olan semptomlu veya semptomsuz hastalar.

             MY de cerrahinin zamanlaması önemli ancak oldukça tartışmalı bir konudur. Şekil I’de günümüzde kabul edilen bir algoritma verilmiştir.
Doğal Öykü ve Prognoz
Yetmezlik derecesinin kalitatif ve izlenimlere dayanılarak değerlendirilmesi nedeniyle, mitral yetmezliğin doğal öyküsü iyi bilinmemektedir. Hafif romatizmal mitral yetmezliği olanlarda prognoz iyi görünmektedir. Mitral kapak prolapsusu olup hafif veya hiç mitral yetmezliği olmayan hastalarda prognoz genellikle mükemmeldir. Mitral yetmezlik üfürümü olan veya daha önemlisi LV fonksiyonları belirgin azalmış hastalarda ölümler olabilir. Ağır semptomları (klas III ve IV) olan mitral yetmezlikli hastalarda, semptomlar geçici olsa bile kötü prognozun belirleyicileri; pulmoner hipertansiyon, belirgin artmış LV diyastol sonu hacmi, azalmış kardiyak debi ve azalmış LV ejeksiyon fraksiyonudur. Sol ventrikül fonksiyonları azalmış hastalarda cerrahi tedavi (özellikle erken cerrahi), medikal tedaviye göre sonuçlarda daha belirgin bir iyileşme sağlar.


Scroll to Top